Lenf Dolaşımı



Kılcal damarların atardamar ucundan boşluğa geçen sıvının tamamı toplardamar ucundan kılcala geri emilemez ve bazı küçük kan proteinleri doku sıvısında kalır. Eğer proteinler tekrar kana alınmazsa insan 24 saat içinde ölebilir. Hücreler arası boşlukta biriken sıvının kana dönüşü lenf sistemi ile sağlanır. Lenf sistemi, lenfositlerin oluşumunu ve olgunlaşmasını sağlayarak vücudun savunmasında da görev alır. Ayrıca ince bağırsaklardan emilen yağ asidi, gliserol ve yağda çözünen vitaminlerin kan dolaşımına katılmasını sağlar. Lenf dolaşımı, kan dolaşımına göre oldukça yavaştır. Yalnızca omurgalılarda görülen lenf dolaşımı; lenf sıvısı, lenf damarları ve lenf düğümlerinden oluşur. 



a. Lenf sıvısı: Lenf damarlarına geçen doku sıvısına lenf denir. Lenf sıvısında; makrofaj ve lenfosit adı verilen akyuvar hücreleri, küçük moleküllü proteinler, glikoz, amino asit, tuz ve su gibi maddeler bulunur. İçeriğinde alyuvar bulunmadığı için lenf sıvısı renksizdir ve akkan olarak tanımlanır. Ayrıca lenf, pıhtılaşmada görevli fibrinojen proteini de içermez.

b. Lenf damarları: Lenf damarları, lenf kılcalları ile lenf toplardamarlarından oluşur. Lenf atardamarı bulunmaz. Dokular arasına yayılmış ince çeperli ve oldukça geçirgen olan lenf kılcalının bir ucu kapalıdır ve doku sıvısı ile temas hâlindedir. Diğer ucu ise lenf toplardamarına bağlanır. Vücudun alt bölgelerindeki lenf toplardamarlarında tek yöne açılan kapakçıklar bulunur. Bu kapakçıklar, lenf sıvısının kalp yönüne doğru akmasına yardımcıdır. Ayrıca lenf sıvısının hareketinde kapakçıkların yanı sıra iskelet kaslarının hareketi, soluk alıp verme sırasında göğüs iç basıncında oluşan değişiklik ve arkadan gelen sıvının öndekini itmesi etkilidir.

c. Lenf düğümleri: Lenf toplardamarlarının birleştikleri yerlerde oluşan yapılara lenf düğümü denir. Bademcikler, dalak, timüs bezi en önemli lenf düğümleridir. Koltuk altlarında, kasık bölgelerinde çok sayıda lenf düğümü bulunur. Lenf, kan dolaşım sistemine dönmeden önce lenf düğümleri aracılığı ile filtre edilir. Lenf düğümlerinde patojen mikroorganizmaları kısa sürede ortadan kaldıran lenfosit hücreleri üretilir. Mikroorganizmaların aşırı çoğalması lenf düğümlerinin şişmesine neden olur. Lenf damarlarının tıkanması ya da damarlarda bulunan kapakçıkların yapısının bozulması sonucunda, lenf sıvısının kan dolaşımına katılımı tam olarak gerçekleşemez ve doku arası boşluklarda sıvı birikir. Bu duruma ödem denir. Ayrıca kılcal damarlardaki kan basıncının artması, kılcal damarların geçirgenliğinin artması, dokulardaki sodyum miktarında oluşan değişiklikler de ödeme neden olabilir. Lenf damarları parazitlerle tıkanırsa doku sıvısının aşırı birikimine bağlı olarak özellikle bacaklarda aşırı şişmeler ortaya çıkar. Bu durum fil hastalığı olarak tanımlanır. Lenf sıvısı, iki yolla kan dolaşımına katılır:

Birinci yol: Vücudun alt bölgelerinden yani bacaklar ve bağırsaklardan toplanan lenf sıvısı, lenf kılcalları ile peke sarnıcına aktarılır. Peke sarnıcı karın bölgesinde bulunan lenf damarlarının toplandığı kısımdır. Lenf buradan en büyük lenf damarı olan göğüs kanalına getirilir. Göğüs kanalı sol köprücük altı toplardamarına bağlanır. Ayrıca başın sol tarafı ve sol koldan gelen lenf damarları da buraya açılır. Sol köprücük altı toplardamarı, üst ana toplardamarla birleşerek toplanan lenf sıvısını kan dolaşımına katar. İkinci yol: Başın sağ tarafı, sağ kol ve gövdenin sağ yarısından toplanan lenf sıvısı, lenf kılcalları ile boyun bölgesindeki büyük lenf damarına getirilir. Bu damar da sağ köprücük altı toplardamarı ile birleşerek üst ana toplardamara bağlanır. Böylece lenf sıvısı kan dolaşımına katılır. Kan ve lenf yoluyla taşınan sıvılar kalbin sağ kulakçığında bir araya gelir.
Lenf dolaşımının görevlerini kısaca şöyle açıklayabiliriz:
• Doku arası boşluklara sızan sıvısının toplanarak kana geri verilmesini sağlar.
• Lenf düğümleri lenfosit üreterek vücudun savunma sistemine yardımcı olur.
• Yağların sindirim ürünlerinin ince bağırsaktan emilerek kan dolaşımına katılımını sağlar.

Yorumlar